Osman Kavala'nın avukatı: Esas tutuklu kılınan Türk yargısıdır

Osman Kavala'nın durumuyla ilgili düzenlenen basın toplantısında konuşan avukatları, iddianamede varsayımların olduğunu ama delillerin bulunmadığını kaydetti

Fotoğraf: Ekran Görüntüsü / Zoom

1077 gündür tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala durumuyla ilgili avukatları ve eşi Prof. Dr. Ayşe Buğra'nın katıldığı bir basın toplantısı gerçekleştirildi.

İnternet üzerinden yapılan basın toplantısında Kavala hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun karara bağlanacağı gün tamamladığı iddianame hakkında değerlendirmeler yapıldı.

"Esas tutuklu kılınan Türk yargısıdır"

Kavala'nın avukatlarından Aytöre, hazırlanan son iddianamede tüm sanıkların beraat ettiği gezi dosyasının kaynakça yapıldığını kaydetti.

İddianamede imadan ve varsayımdan öte hiçbir delil bulunmadığını söyleyen Aytöre şunları kaydetti: 

Bugünkü yargılamaları yaparken adil yargılanma hakkını bir kenara koyarak, uluslararası sanıkların hakkını bir kenara koyarak bu yargılamaaları götürdüğünüz sürece bir yere varamayız. Gizli tanıklar, ihbarlar, muhbirler, yoruma dayalı iddianameler Osman Kavala'yı 3-4 yıl tutuklu kılar. Esas tutuklu kılınan Türk yargısıdır.

"Casusluk ve vatan hainliği suçlaması konusunda kızgın"

Kavala'nın sağlık durumuyla ilgili soruya ise Aytöre, "En son ben görüştüm. Her zamanki gibi dirayetli, güçlü. Her üzerine suç atılan insanın olduğu gibi kızgın. Özellikle casusluk ve vatan hainliği suçlaması konusunda kızgın. Sağlığı da psikolojisi de yerinde" diye yanıt verdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"İddialar var, ama bu iddiaların delilleri yok"

Kavala'nın avukatlarından Köksal Bayraktar, suçlamalara itirazını dile getirerek  "Yapılan şey şu, bir tarafından bakıp 312 diyorsunuz, bir tarafından bakıp 309, diğer tarafından bakıp 328 diyorsunuz. Bu yanlış" dedi.

İddianameye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bayraktar, "68 sayfalık bu iddianamede hep iddialar var, ama bu iddiaların delilleri yok. Oysa iddia makamı, delilleri ortaya koymak ve hatta ispatlamak zorundadır. Böyle bir şey yok. İddianameye göre Barkey, Büyükada'da toplantıya katılmış. Onunla müvekkilimiz arasında bir ilişki yok" ifadelerini kullandı.

Avukatlardan Bayraktar, duruşma tarihine ilişkin soruya, tahliye talebinde bulunacaklarını belirterek yanıt verdi. 

"İşkenceye maruz kaldığını düşünüyorum"

Kavala'nın eşi Ayşe Buğra ise 64 sayfalık iddianame için "Bir hukuk devletinde böyle bir iddianamenin hazırlanması mümkün müdür, değil midir okuyanlar takdir eder" dedi.

"Eşimin, benim ve eşimin 94 yaşındaki annesinin düpedüz işkenceye maruz kaldığını düşünüyorum" diyen Buğra şunları kaydetti:

Bütün bunların eşim, benim ve ailemiz için ne anlama geldiğinin düşünülmesini isterdim. Beraat ettiği gün eşyalarını topladıktan sonra yoldan çevrilmesi ve tekrar tutuklanamasının düşünülmesini isterim.

Konuşmayı yaparken çok zorlandığını kaydeden Buğra, "Evrensel hukuk normları ve yasalardan bahsederken artık kimse bize yalan söyleme lüzumunu bile hissetmiyor diye düşünmeye başladım" dedi.

Ne olmuştu?

Kavala, 18 Ekim tarihinde" Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs, hükümeti ortadan kaldırma" iddiasıyla tutuklanmıştı. Kavala'ya birlikte 15 kişi de Gezi Davası kapsamında yargılanıp beraat etmişlerdi. Sonrasında İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi 19 Şubat 2020'deki duruşmada Kavala'nın tahliyesine hükmetmiş fakat kararın ardından 15 Temmuz darbe girişimi soruşturması gerekçe gösterilerek tekrar tutuklanmıştı.Tutuklanmasına gerekçe gösterilen suç, bu sefer TCK 309 'Anayasayı ihlal'di. Anayasa'yı ihlal etmekten tutuklu olan Kavala bu suçtan da tahliye olduktan sonra, aynı soruşturma kapsamında 9 Mart 2020'de bu sefer TCK'nin 328. maddeli 'Siyasal veya askerî casusluk' suçlamasıyla tutuklanmıştı.

 

Independent Türkçe, Tükenmez Haber

DAHA FAZLA HABER OKU