Trump yine aynı siyah kadın muhabirle atıştı: "Sen ne menem bir şeysin"

ABD Başkanı bir tasarıyı imzalamaya koyulurken, muhabir genel olarak azalan işsizliğe rağmen azınlıklar arasında işsizliğin artmasını sordu. Bu Trump'ın hoşuna gitmedi

Başkan Trump, cuma günü yine siyahi bir kadın muhabiri tersledi (AFP)

Donald Trump soruları duymazlıktan geldiği ve kendisine artan azınlık işsizlik oranlarını soran siyahi bir muhabire "ne menem bir şey" olduğunu söylediği cuma günkü basın toplantısında gazetecilerle atıştı.

Başkan, tahmin edilenden daha iyi istihdam rakamlarının çığırtkanlığını yapmak üzere aceleyle düzenlenmiş bir basın toplantısı için Gül Bahçesi'ne geldi. Çalışma Bakanlığı, geçen ay yüzde 14,7 olan işsizlik oranının yüzde 13,3'e düştüğünü açıkladı.

Trump, çeşitli konularda bir dizi dolambaçlı kelime dizileri sarf etti ve sonunda küçük işletmelerin Kovid-19 pandemisini atlatarak toparlanmalarına yardımcı olmaya odaklanan tasarıyı imzalamak için masaya oturdu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İşte bu sırada başka bir muhabir ve PBS'den Yamiche Alcindor ona soru sormaya çalıştı. Bu sorular, basın mensuplarına düzenli olarak "iyi terbiye" sahibi olmalarını salık veren personele sahip olan Trump'ın hoşuna gitmedi.

Trump, geçen hafta Minneapolis'te beyaz polis memurları tarafından öldürülen siyahi George Floyd hakkındaki bir soruyu duymazlıktan geldi. Alcindor daha düşük genel işsizlik rakamlarına karşın Afrika ve Asya kökenli Amerikalılar arasında işsizliğin artmasının nasıl olumlu kabul edilebileceğini sorduğundaysa Trump ajite oldu.

Trump "Affedersiniz, bu tasarıyı imzalamak istiyorum" ifadesini kullandıktan sonra Alcindor'a "Sen ne menem bir şeysin" dedi.

Alcindor kısa süre içinde Twitter'da kendisini savundu ve sorusunu "kritik bir soru" olarak nitelendirdi.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/world

Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU