Harvardlı bilim insanlarının "uzay gemisi olabilir" dediği ilk yıldızlararası nesne hakkında yeni teori: Hidrojenden oluşmuş buzdağı

Alışılmadık şekle sahip Oumuamua’nın daha önce uzaylılara ait uzay aracı olduğu düşünülmüştü

Oumuamua'nın ardından gözlemlenen 2I/Borisov da gözlemlenen ilk yıldızlararası kuyrukluyıldızdı (ESO)

Güneş sisteminden 2017’de geçtiğinde bilim insanlarını hayli şaşırtan ilk yıldızlararası nesne Oumuamua’nın yeni bir çalışmada “hidrojen buzdağı” olabileceği öne sürüldü.

Sky News’un haberine göre, Harvard Üniversitesi’nden bilim insanlarının nesnenin uzaylıların kullandığı bir uzay aracı olabileceği yönündeki önerisinin aksine geçen yıl bu önerinin muhtemelen doğru olmadığı belirtilmişti.

Öte yandan nesnenin nasıl sınıflandırılması gerektiğine yönelik bilim dünyasının kafa karışıklığının sürdüğü ifade edildi.

Bilim insanları kırmızımsı bir renge sahip Oumuamua’yı 14 Ekim 2017 ile 2 Ocak 2018 tarihleri arasında gözlemlemişti. Bu tarihten sonra nesnenin en güçlü teleskoplarla dahi tespit edilmesinin çok güç hale geldiği aktarılmıştı.

Astrophysical Journal’da yayımlanan yeni bir araştırma Oumuamua’nın devasa bir moleküler buluttan koparak buzdağı gibi uzaklaştığını öne sürüyor.

Yeni çalışma, moleküler bulutların yıldızlar için iyi bilinen yuvalar olduğunu fakat Oumuamua gibi yıldızlararası buzdağlarını da üretebildiğini ifade etti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yaşam döngülerinde bu bulutların bir süreliğine hidrojenin donması ve bir arada kümelenmesi için yeteri kadar büyük ve soğuk olabileceği belirtildi.

Araştırma, yıldızlararası cismin moleküler hidrojen buzundan oluştuğunu ve bunun da alışılmadık şeklini açıkladığını söylüyor.

Wired’a konuşan araştırmanın yazarlarından Darryl Seligman, “Hidrojen buzdağı bir miktar tuhaf olsa da bu Oumuamua’ya dair tüm gizemleri açıklıyor” dedi.

Sabunun zamanla incelip düzleşmesi gibi kozmik ışınımın da ufalandığını bunun da teorinin yıldızlararası cismin tuhaf şeklini açıklayabileceği düşünülüyor.

Ancak Seligman’ı teoriye dair asıl heyecanlandıran noktanın Oumuamua’nın en gizemli özelliklerinden biri olan cismin yerçekimi kuvvetinin neden olduğu etkinin ötesinde hızlanmasına verdiği yanıt olduğu ifade edildi.

Bu duruma dair geçerli görülen teori, cismin yüzeyinden yayılan gazların bu hızlanmaya neden olduğu yönündeydi. Fakat bilim insanları, karbondioksit ve su gibi bileşimler tespit edememişti.

Ancak yeni araştırmanın ortaya koyduğu gibi, gaz çıkışı eğer saf moleküler hidrojenden oluşuyorsa teleskopların bunu tespit edemeyeceği belirtildi.

Chicago Üniversitesi’nden Darryl Seligman ve Yale Üniversitesi’nden Greory Laughlin’in bu teoriyi ilk kez öne süren bilim insanları olduğu ifade edildi.

 

Independent Türkçe, Sky News

DAHA FAZLA HABER OKU