“Küresel Finansal İstikrar Raporu”nu yayımlayan Uluslararası Para Fonu (IMF), Kovid-19 salgınının, bankalar için bir “direnç testi” olduğunu belirterek 2025’e kadar baskı altında kalacaklarını vurguladı.
Düşük faiz döneminin pandemi nedeniyle süreceğinin belirtildiği raporda, dokuz gelişmiş ülkenin bankalarının gelecek beş yıl boyunca kâr etmede zorlanacağı ifade edildi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Raporda “Küresel ekonominin toparlanmaya başlamasının ardından bankalar için kârlılık baskısı orta ve uzun vadede devam edecek” denildi.
Bankalar üzerindeki söz konusu baskı, kendini göstermeye başladı bile.
New York merkezli JP Morgan Chase’in ilk çeyrekte kârı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 69 düşerken ABD borsasında 20 banka hissesini takip eden KBW Banka Endeksi, yıl başından bu yana yüzde 39 değer kaybetti.
"Kâr payı dağıtımı durdurulmalı"
CNBC’ye konuşan IMF danışmanlarından Tobias Adrian, bankaların krize çok fazla likidite ile girdiklerini ancak şu anda karşı karşıya olunan durumun çok şiddetli bir kriz olduğunu aktardı.
Adrian’a göre krize çözümlerden biri sermayeyi elde tutmak için hissedarlara kâr payı dağıtımını ve hisse geri alımını durdurmak.
Tobias Adrian, “Kâr payı dağıtımının durması, gelecek şoklar için tampon oluşturacaktır ve eğer her şey iyi giderse, oluşacak sermaye gelecekte hissedarlara dağıtılabilir” dedi.
ABD’nin en büyük bankaları JPMorgan Chase, Bank of America, Citigroup, Morgan Stanley, Wells Fargo ve Goldman Sachs mart ortasında yaptıkları açıklamada hisse geri alım programlarını durduklarını ilan etmişlerdi.
Independent Türkçe, CNBC
