Yeni grafik, İsveç’te koronavirüsten ölenlerin sayısının diğer ülkelere göre hızla yükseldiğini ortaya koydu

Başbakan, komşu ülkelerin aksine katı karantina uygulamalarını tercih etmiyor

Stockholm'deki Nybroplan'da oturan insanlar, 15 Nisan 2020 (AFP)

Ürkütücü veriler, İsveç’in koronavirüsü kontrol altına alma yaklaşımının İskandinav komşularından çok daha fazla ölüme yol açtığını gösterdi.

Sürekli yükselen sayıların sonucu olarak İsveç Başbakanı Stefan Löfven, Kovid-19’u kontrol altına almada hükümetin yumuşak strateji takınmasıyla eleştirildi.

Johns Hopkins Üniversitesi’nin verilerine göre, 10 milyon aşkın nüfuslu İsveç’te Cuma günü öğleden sonra itibarıyla 13 bin 216 Kovid-19 vakası bulunurken, bin 400 kişi de hayatını kaybetti.

Toplam ölü sayısı, komşularının toplam ölü sayısını aşıyor: Danimarka (321), Norveç (152) ve Finlandiya (75).

İsveç’in bir milyon kişi başına düşen toplam ölü sayısı (118) da komşularına kıyasla endişe verici: Danimarka’da bir milyon kişi başına 55 ölüm meydana gelirken, Finlandiya’nın oranı da sadece 13. Her iki ulus da patojenin yayılmasını kontrol altına almak için erkenden katı tecrit kuralları uyguladı.

Aslında bu toplam sayı, Almanya’dan (42) epey yüksek ancak Birleşik Krallık’tan (182) daha düşük ve İtalya'yla (349) İspanya’dan (399) da önemli ölçüde az.

 

image.jpg
İsveç, koronavirüs yüzünden ölüm oranlarında keskin bir artış deneyimliyor

 

The Independent’a konuşan Göteborg Üniversitesi’nde Matematik ve İstatistik bölümünde profesör Dr. Olle Haggström, “En yakın karşılaştırılabilir ülkeler Norveç, Danimarka ve Almanya’yla kıyaslarsanız, biz en kötüsüyüz" dedi ve ekledi:

Daha fazla ölümüz var ki bunun en güvenilir istatistik olduğunu düşünüyorum çünkü enfekte olan toplam sayıya baktığınızda birçok şey, nasıl test yaptığınıza bağlı. Strateji hakkında endişelenmek mantıklı ama aynı zamanda uzun vadede yanlış olduğunu da bilmiyoruz.  İsveçli sağlık yetkilileri toplumumuzda çok katı önlemler alındığı takdirde bunun uzun vadede sürdürülmesinin imkansız olacağından endişeleniyor. Bu bir maraton.

Karolinska Enstitüsü’nde çalışan epidemiyolog Dr. Carina King’e göre, İsveç’in yaklaşımı “kültürel normlardan” kaynaklanıyor gibi görünüyor. Buna göre İsveçlilerin önerileri uygulaması ve yetkililere güvenmesi bekleniyordu.

Hükümet halkı kendi sosyal mesafelerini belirlemekle görevlendirdi, restoranlar ve işletmeler açık kalırken insanların ne sıklıkla veya hangi nedenle evlerinden ayrılmaya karar vereceğine ilişkin herhangi bir kısıtlama getirilmedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Akademisyenler bu yaklaşıma öfkelerini dile getirirken, Göteburg Üniversitesi’nde Epidemiyoloji Profesörü Bo Lundback de hükümeti salgının ülkeye ulaşacağına inanmama “aptallığıyla” suçladı.

Yaklaşımı eleştiren diğer kişilerin arasında Karolinska Enstitüsü’nde mirkobiyal patojenez uzmanı Dr. Cecilia Soderberg Naucler da bulunuyor. Naucler, kendisini “felakete” hazırlıyor.

Dr. Naucler, “Ben bir bilim insanıyım, ben sadece verilere güveniyorum ve veriler felakete doğru gittiğimizi söylüyor" dedi ve ekledi:

Biz şimdi deneğin rızasının alınmadığı bir deneyin parçasıyız.

Fakat yükselen rakamlara rağmen anketler, 50'den fazla kişinin bir araya gelmesine kısıtlamalar getiren ve barlarla restoranları sadece masa servisiyle sınırlandıran Löfven’in desteğini koruduğunu ortaya koyuyor.

Dr. Haggström, İsveç’teki istatistiksel eğilime dair “endişeli” olduğunu kabul etse de ülkenin benzersiz yaklaşımının başkalarına öğrenme fırsatı sunduğunda ısrar ediyor.

Dr. Haggström, “İsveç için iyi olup olmadığından bağımsız olarak, farklı ülkelerin bize karşılaştırma fırsatı veren farklı stratejiler uygulaması dünya için iyi olabilir" dedi ve ekledi:

Eğer herkes aynı şeyi yaparsa, öğrenecek daha az şey olur. Fakat, evet, endişeliyim.

Bu arada Löfven, Avrupa Ekonomik Alanı (EEA) ve İsviçre dışından olanlar için ülkeye giriş yasağını 30 gün uzattığını doğruladı. İsveç vatandaşlarının ve sakinlerininse hala ülkeye giriş izni var.

Löfven, “Kısıtlamaları ve tavsiyeleri hafifletmek için henüz çok erken. Güneş parıldasa da ve siz Paskalya tatilinizden vazgeçmiş de olsanız 1 Mayıs’ı (İsveç’te resmi tatil) kutlamanın zamanı değil" dedi ve ekledi:

Bunun sizinle değil, herkesin refahıyla ilgili olduğunu unutmayın. Hayatımızın geri kalanında 2020 baharını hepimizin yükleri paylaştığı ve birbiri için fedakarlık yaptığı zaman dilimi olarak hatırlayacağız. Ne kadar süreceğini söylemek mümkün değil fakat zihinsel olarak kendinizi haftalara değil aylara ayarlamanız daha iyi. Bu eğriyi düzleştirmekle ilgili, sonrasında sağlık sistemi (vaka sayısıyla) baş edebilecek fakat (İsveç’in normale dönmesi) daha uzun zaman alacak.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

https://www.independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: Cenk Korkmazer

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU