Hasan Akkad daha önce bir hastanede hiç çalışmamıştı.

Suriye'deyken İngilizce öğretmenliği yapan Akkad, birkaç yıl önce Birleşik Krallık'tan (BK) sığınma hakkı talep etmesinden bu yana, burada bir belgeselci olarak çalışıyordu.

Fakat koronavirüs salgını büyük zarar vermeyi sürdürünce 32 yaşındaki Hasan Akkad için de işler değişti: Londra'nın doğusundaki bir hastanedeki temizlik işine girmeye karar verdi.

The Independent'e konuşan Akkad, "Bununla ilgili bir şeyler yapmak zorundaymışım gibi hissettim. Daha önce benzer durumlarda bulunduğumda bir şeyler yapmıştım. Harekete geçtim" dedi.

Ulusal Sağlık Sistemi'nin (NHS) gönüllülük programına kaydolan ve herhangi bir geri dönüş yapılmayınca iş aramaya başlayan belgesel yapımcısı, kendi bölgesindeki hastanede temizlik personeline ihtiyaç olduğunu öğrendi.

Hasan şöyle konuştu:

Ön saftaki hemşire ve doktorların hastalık kapmalarıyla ilgili korkunç haberleri duymam, beni bu işe girmeye itti çünkü dezenfekte etmenin ve temizlemenin yardımcı olacağını biliyordum.
Gönüllü olarak tüm o müthiş şeyleri yapan insanların hikayelerini duyuyordum. Britanya'yı İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşadığı en büyük krizden kurtarmaya çalışan bu hareketin bir parçası olmak istedim.

Aslen Suriye'nin Şam şehrinden gelen Hasan, burada bir öğretmen olarak çalışıyordu. Ülkede ihtilalin başlamasıyla barışçıl protesto eylemlerine katılmaya başladı ve dünyaya neler yaşandığını göstermek üzere bunları kaydetmeye başladı.

"Aktivistliğim tutuklanmama ve işkence görmeme iki kere yol açtı ve sonunda ayrılmam gerekti" dedi.

Mülteci krizinin zirveyi gördüğü 2015'te Avrupa boyunca yaptığı yolculuk birkaç ay süren Hasan, yolda her şeyi filme aldı. Bu görüntüler, BBC'nin bir BAFTA ve bir Emmy ödülünün de aralarında bulunduğu çok sayıda ödül kazanan "Exodus: Our Journey to Europe" (Göç: Avrupa'ya Yolculuğumuz) belgeselinde yer aldı.

Hasan birkaç yıldır BK'da yaşamayı sürdürüyor ve bir yandan belgeseller yaparken diğer yandan da mültecilere yardım eden dernekler için bağış topluyor.

Ancak BK'da şimdiye kadar en az 65 bin kişiye bulaşan ve hastaneye kaldırılan hastaların yaklaşık 8 bininin öldüğü koronavirüs salgını sürerken, yeni bir şey üstlenmeye karar verdi.

Hasan The Independent'a "Britanya'nın mücadele içinde olduğunu görünce, bir şey yapmam gerektiğini düşündüm. Britanya artık benim yuvam ve Suriye'de zaten yuvamı kaybettim. Başka bir yuva daha kaybetmek istemiyorum" dedi.

Yakın zaman önce Londra'daki Whipps Cross Hastanesi'nde temizlik görevine başlayan Hasan, haftanın 5 günü çalışıyor ve işe her gün sabah 7'de hastane koğuşlarını dezenfekte ederek başlıyor.

Hasan, koruyucu kıyafetlerinin içindeyken çekildiği bir fotoğrafının da bulunduğu ve binlerce beğeni alan Twitter gönderisinin altında, hastanesinin koronavirüs gerekçesiyle başlattığı yardım kampanyasına ve mülteci kamplarının koronavirüs krizini  göğüsleyebilmesi için para toplayan Choose Love'a (Sevgiyi Seç) bağış yapma çağrısı yaptı.

Sosyal medyadaki yorumlara karşın, Hasan bir "kahraman" olmadığını ısrarla vurguladı. "Ben yalnızca bir şeyler yapmak isteyen herhangi bir kişiyim. Yardım edebildiğim için mutluyum" dedi.

Hasan Akkad, koğuşunda çalışan yaklaşık 20 farklı milliyetten insandan biri olduğunu söyledi. Çalışanlar arasında Kenyalı, Nijeryalı, İspanyol, Polonyalı ve Britanyalılar bulunuyor.

"Hepimiz dünyanın farklı yerlerinden geliyoruz ve bu pandemiyle mücadeleye katkı koymaya çalışıyoruz" dedi.

Her ne kadar "kriz zamanlarında politika yapmak istemiyor" olsa da, koronavirüs vurmadan önce göçmen ve mülteci karşıtı söylemlerin yükselişte olduğunu ve bazı ülkelerin sınırlarını kapatmakta olduğunu söyleyen Hasan, şu ifadeleri kullandı:

Artık mültecileri otobüs şoförlüğünde ve diğer kilit önemdeki işlerde görmenin yanı sıra, NHS personeli olarak bu pandemiyle savaşmak için zamanla yarışırken de görüyoruz.
Britanya bundan sonra göçle ilgili yaşadığı sorunları yeniden gözden geçirmeli.

BK'nın son verilerine göre NHS personelinin yüzde 13'ünü, ki bu yaklaşık 153 bin çalışan yapıyor, uyruğu Britanya olmayanlar oluşturuyor.

Brexit'in ardından BK göçmen kabul etme yöntemini değiştirmek üzerine çalışmalar yürütüyor. Hükümetin "bir kişinin sunabileceği vasıfları önceliklendirmek" olarak tarif ettiği Avustralya tipi, puanlamaya dayanan bir sistemin başlatılması da planlanıyor.

Hasan konuyla ilgili düşüncelerini şöyle paylaştı:

Hükümetin göçle ilgili akla uygun bir politikaya sahip olmaya çalışmasını destekliyorum. Ancak ulusal bir tartışmaya ihtiyacımız var, çünkü, eğer bu pandemiden çıkaracağımız tek bir ders varsa, o da kalplerimizi ve kollarımızı göçmenlere ve mültecilere açarsak, onların bunun karşılığını vereceklerini bize öğretmesidir.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/uk

Independent Türkçe için çeviren: Umut Can Yıldız