Gönüllü tecrit sırasında ne giydiğiniz önemli

"Gündüzden geceye" geçiş görünümüzü "masadan koltuğa oradan da park etrafında anca 5 dakikalık bir tura geçmeye uygun" bir görünümle değiştirmenizin vakti geldi

Sizi gören tek kişi gözetleme deliğinden baktığınız postacı ya da japon balığınızsa nasıl göründüğünüz kimin umurunda? (Unsplash)

Karl Lagerfeld'in meşhur bir sözü vardır: "Eşofman mağlubiyetin işaretidir. Hayatınızın kontrolünü kaybettiğinizde gidip eşofman alırsınız." Belli ki Lagerfeld hiç gönüllü tecridi mecbur kılan bir pandemiyle karşılaşmamış. Küresel kriz zamanlarını atlatmamızı ev kıyafetleri sağlayacak.

Sorun şu ki, patronunuzun, ekip arkadaşlarınızın ve İK departmanının size duyduğu saygının son zerresinin Zoom görüşmenizin ilk saniyesinde  kaybolmasını istemiyorsanız annenizin size 6. sınıfta aldığı penguenli Cath Kidston pijama takımını giyemezsiniz. Görüntülü konferansın varlık nedeni sizin lakayt estetiğinizi mahvetmek.

Bu demek değil ki sokağa çıkma yasağı sırasında  9-5 ofiste çalışan profesyonellermişiz gibi yaparak takımları çekelim. Hayır, bu işten önce güneşi selamlayabileceğimiz / kitabımızdan bir bölüm daha okuyabileceğimiz / kendi kendimize Mandarin öğrenebileceğimiz / fazladan 15 dakika daha uyuyabileceğimiz / (kendi karantina hedefinizi buraya ekleyin) o kıymetli zamanın ütüyle boşa harcanması olur. Sokağa çıkma yasağı sırasında hepimizin hak ettiği bir şey varsa o da rahatlık ve kolalı beyaz gömlek ve kalem etekle rahat edemezsiniz.
 


Giyim kuşamda orta bir yol da var. Benim deyimimle karantina şıklığı; tamamen çok amaçlı, kırışmayan kumaşlardan takımların, tipik "gündüzden geceye" geçiş görünümüzü, "masadan koltuğa oradan da park etrafında anca 5 dakikalık bir tura” geçmeye uygun bir görünüme dönüştürecek ince dengeyi yakalamakla ilgili.

Bu, yüksek belli pantolon ve ayağınıza vuran ayakkabılarla kısıtlanmama fırsatından yararlanırken aynı zamanda patronunuzla ani bir FaceTime görüşmesinde kendinize çeki düzen vermeye devam ettiğinizi gösterebilmekle ilgili. Bu, iki metrelik sosyal mesafenizi her zaman koruduğunuzdan emin olmak için yaklaşan yabancıların yanından hızlıca kaçmanızı sağlayacak bir kılık kıyafet. Bu, "12 haftadır sütyen takmıyorum ve göğüslerim daha önce hiç bu kadar mutlu olmamıştı" diyen bir takım.

Working From Home Fits isimli Instagram hesabı New York'tan Londra'ya moda yaratıcılarının ve editörlerinin uzaktan çalışma stillerini yeniden paylaşarak bir gecede 12 bin takipçiye ulaştı. Eğer siz de birçok kişi gibi evde geçirdiğiniz bir haftanın ardından düzgün giyinmenin nasıl hissettirdiğini unutanlardansanız hesabı incelemek, giyinmekten zevk almanın nasıl bir his olduğunu size yeniden hatırlatacaktır.

Tabii uzaktan çalışırken özen göstermek sadece modadan ibaret değil. Sizi gören tek kişi gözetleme deliğinden baktığınız postacı ya da japon balığınızsa nasıl göründüğünüz kimin umurunda? Zaten psikologlar kıyafetlerimizin davranışlarımız üzerindeki etkisini uzun süredir araştırıyor. "Başarı için giyin" mantığı çok sayıda araştırmada keşfedildi. 2014'te Journal of Experimental Psychology'de yayımlanan bir çalışma gayriresmi giyinen erkeklerin testosteron seviyelerinin resmi iş kıyafeti giyenlerden daha düşük olduğunu ve bu yüzden bağladıkları iş anlaşmalarının daha az karlı olduğunu keşfetmişti. 2015'te Social Psycological and Personality Science dergisinde yayımlanan bir başka araştırmaysa smart giyim tarzında giyinenlerin bilişsel testlerde gündelik kıyafet giyenlerden daha iyi performans gösterdiğini bulmuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dolayısıyla bu yeni uzaktan çalışma döneminin başında ofisiniz ister mutfak masanız, ister balkonunuza attığınız metal bar masası olsun işiniz için düzgün giyinmeniz önemli. Giyinme eylemi ayrıca iş günü için zihnen ve bedenen hazırlanmanızı sağlar ve ev yaşamını işten ayırır; böylece işte aşırı rahat olup bu hafta zavallı bir kadının başına geldiği gibi kendinizi bir konferansın ortasında, bütün meslektaşlarınızın önünde tuvalete gitmek için pantolonunuzu indirmiş vaziyette bulmazsınız.

Kıyafetlerin zihinsel sağlığımız üzerinde de doğrudan etkisi var. Giyinik biliş denilen teori giyim tarzımızın ruh halimiz üzerinde doğrudan etkisi olduğunu öne sürüyor. Moral vereceğini düşündüğümüz bir şey giydiğimizde ruh halimiz de kıyafetimizle birlikte düzelebilir.

Yani eğer işiniz genelde takım elbise giyip kravat takmanızı veya üniformalı çalışmanızı gerektiriyorsa şimdi ışıldama zamanınız. TM Lewin gömleğinizden kurtulun ve onun yerine bir Hawaii gömleği giyin; saçınızı pembeye boyayın; kaşmire bürünün; insanların hala festivallere gittiği zamanlarda gittiğiniz bir festivalde aldığınız müzik grubu tişörtünü giyin. Giysilerin moralimizi düzeltmedeki gücü büyük oranda göz ardı ediliyor ve Tanrı biliyor, şu an moralimizi düzeltecek her şeye ihtiyacımız var.

Sonuçta bu süre zarfında alışveriş yapmak, en sevdiğimiz şirketleri internette klavye aşındırarak desteklemek vatandaşlık görevimiz değil mi? Bence öyle. Diğerleri gibi moda sektörünün de koronavirüsten fazlasıyla mağdur olacağı bekleniyor ve ekonomiyi eli kulağında bir iflastan kurtarmaya yardım edecek sağlam bir yol harcama gücünüzden faydalanmak. Hükümetin istediği de bu.

Harriet Hall’un site tasarımı nedeniyle kısalttığımız yazısının başlığının tam hali şöyle: Araştırmalar giysilerin zihin üzerinde etkisi olduğunu gösteriyor: Gönüllü tecrit sırasında ne giydiğiniz önemli

 

https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU