Soylu: 1 vali, 4 kaymakam ile 48 güvenlik personelinde semptom gösteren ve pozitif çıkan mesai arkadaşlarımız var

Soylu, emniyette 30 vakanın tespit edildiğini ifade etti

Fotoğraf: AA

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Son 15 gün içerisinde sosyal medya üzerinden provokasyon yapan 2 bin 863 hesap tespit ettik. Bunların yüzde 70'i çeşitli zaman diliminde FETÖ, DHKP-C gibi terör örgütleriyle ilintili paylaşım yapan hesaplar ve büyük kısmı yurt dışına ait." dedi.

Bakan Soylu, Ülke TV canlı yayınına katılarak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları cevapladı. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ve Sağlık Bakanlığı ile Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) yayılmasına karşı her geçen gün yeni önlemler aldıklarını belirten Soylu, en başından beri virüsün Türkiye'ye gelme ihtimalini göz önünde bulundurarak gerekli adımları attıklarını anlattı. 

Virüsün yayılmasını önlemek adına her türlü çalışmanın yapıldığını ifade eden Soylu, bu kapsamda İran başta olmak üzere yakın coğrafyada ilk vakaların ortaya çıkmasının ardından sınırlarda sahra hastaneleri kurduklarını, havaalanlarında ise termal kameralarla yolcuların kontrol edildiğini kaydetti.

Soylu, Bakanlık olarak virüse karşı tedbirler kapsamında bugüne kadar 49 genelge yayımladıklarını, bunların 17'sinin sınırlarla ilgili olduğunun bildirdi.  

Virüse rağmen kolluk kuvvetinin görevi başında olduğunun, 24 saat boyunca göçle mücadele, sahil güvenlik, asayiş ve terörle mücadelenin aksatılmadan devam ettiğinin altını çizen Soylu, bu süreçte toplumla iç içe olan güvenlik güçleri ile mülki idare amirlerinden koronavirüse yakalananların bulunduğunu aktararak şöyle devam etti:

Emniyet teşkilatımızda 30, jandarma teşkilatımızda 18, ayrıca 4 kaymakamımız, bir valimiz ve yine diğer teşkilatlarımızda salgınla karşı karşıya kalan, bir bölümü semptom gösteren bir bölümü de pozitif çıkan mesai arkadaşlarımız var. Bir bölümüyle konuştum, kritik yerlerde görev yapan arkadaşlarımız bunlar. Önemli sorumluluk aldılar, onlar da karantinadalar. Bir an önce şifa bulmalarını niyaz ediyorum.

"725 bin yaşlımızın evine gittik."

Virüse karşı önlemleri çok boyutlu ele aldıklarını ifade eden Soylu, kamu düzeni, sağlık sisteminin sürdürebilir olması, gıda ve hijyen tedarik zincirinin devamı ile sosyal izolasyonun sağlanmasının öncelikleri arasında yer aldığını vurguladı. 

Virüsten korunmak için sosyal izolasyonun önemine işaret eden Soylu, bunun sağlanması için 211 bin 800 iş yerini kapattıklarını, sahillere, marketlere ve pazar alanlarına yeni düzen getirdiklerini belirtti.  

Toplumsal hareketliliğe ilişkin her gün ilgili birimlerden bilgi aldığını bildiren Soylu, önlemler kapsamında sokağa çıkmaları sınırlandırılan 65 yaş ve kronik hastalığı olan vatandaşlardan kimsesiz olanları da yalnız bırakmadıklarını vurguladı. 

Soylu, "İmamı, polisi, jandarması, Kızılayı, öğretmeni, devletin bütün birimleri, kaymakamı, valisiyle 725 bin yaşlı insanımızın evine gittik. 'Bana gelin' diyenin evine gittik, ne istedilerse de yerine getirdik. Odununu kırdık, tarlasını sürdük, hayvanına baktık. Devlet işte bunun için var ve bunun gereğini yerine getiriyoruz." diye konuştu.

"Provokasyon yapan hesaplar terör örgütleriyle ilintili" 

Soru üzerine sosyal medya üzerinden dezenformasyon ve algı operasyonlarına da karşı mücadele verdiklerini anlatan Soylu, bu zor günlerde paylaşımlarıyla toplumun birliğini hedef alanlar olduğunu, bunların aynı zamanda terör örgütleriyle iş birliği yapmaktan kaçınmadıklarını söyledi.

Türkiye'nin her alanda elde ettiği başarıyı hazmedemeyenlerin toplumsal birlikteliğe ihtiyaç duyulan günlerde ortaya çıkarak toplumu maniple etmeye çalıştığına dikkat çeken Soylu, şunları söyledi:

Son 15 gün içerisinde sosyal medya üzerinden provokasyon yapan, toplumumuzun birliğine karşı düşmanca tutum takınan 2 bin 863 hesap tespit ettik. Bunların yüzde 70'i çeşitli zaman diliminde FETÖ, DHKP-C gibi terör örgütleriyle ilintili paylaşım yapan hesaplar ve büyük kısmı yurt dışına ait. Topyekun bir merkezden aldıkları talimatla harekete geçiyorlar. Provokasyon ve dezenformasyonla milleti tehdit edenlere karşı hukuk içinde gerekeni yapıyoruz. Anayasa Mahkemesinin aldığı ama yayımlamadığı bir karar sebebiyle biraz işimiz zorlaşacak. Bu hesapları belirleyip suç duyurusunda bulunma hakkımız vardı. Ancak ilk belirleme hakkımız alındı. Provokasyon yapan hesaplara ilişkin süreci başlatmak için ilgili mahkemeye gideceğiz, 'Siz bununla ilgili sürece devam edin' denilirse, devam edeceğiz. Şu bilinsin ki bu alanda (siber) o kadar gelişmiş bir yapıya sahibiz ki devletimizin elde ettiği kapasite, milletimizin onur duyacağı kadar iyi bir noktada. Gerek siber gerek istihbarat olsun birçok ülkede önde olduğumuzu aktarmak istiyorum. Milli ve yerli programlar yazabildiğimizi, bu programların birçoğunun dünyada olmadığını da söyleyebilirim.

Eleştirilere cevap 

Aldığı kararlar nedeniyle eleştirilere maruz kaldığının hatırlatılması üzerine Bakan Soylu, "Devletimiz hukuk devletidir. Bir suç unsuru bulunursa suç duyurusunda bulunuruz, değerlendirmesini ise savcılar yapar. Zor bir süreçten geçiyoruz. Birliğe ihtiyaç duyulan bir dönemde, devleti ve yöneticilerini hedef alan küfre varan noktaya giden hakaretlere karşı ne yapmamızı bekliyorlar? Bunu nasıl özgürlükle bağdaştıracaksınız? O zaman kanun olmasın, Meclis olmasın. O kanunlar niye çıkıyor? Devlet savaş, salgın, afet, kaos zamanlarında vardır ve kanunlar da bu dönemde şiddetin, terörün önüne geçilmesi için uygulanır. Bunu uyguladığımız için kötü olacaksak varsın kötü olalım" değerlendirmesini yaptı.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU