"Dün Rusya'yı ABD'ye karşı savunanlar bugün ABD'yi Rusya'ya karşı savaşa çağırıyor"

Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı, İdlib'deki son gelişmeleri ele aldığı yazısında Türkiye'nin takındığı tutumu ve medyadaki algıyı yazdı

Fotoğraf: Reuters

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün yaptığı konuşmada "İdlib meselesi en az Afrin kadar, Barış Pınarı bölgesi kadar önemlidir. Bu konudaki kararlılığımızı dün Sayın Putin'e de açıkça ifade ettim" dedi. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Almanya Başbakanı Angela Merkel, Rusya ve Esad rejiminden İdlib'de ateşkes istedi.

Suriye ordusunun bölgede Türk Silahlı Kuvvetleri'ne saldırılarının ardından Türkiye'nin İdlib ile ilgili atacağı adımlar medyada en çok dillendirilen konuların başında geliyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı'nın bugün yayımlanan "İdlib'de aykırı fikri, çatışmamayı savunmak" başlıklı yazısında da İdlib üzerinden yapılan tartışmaları ele alındı.

Bursalı, tartışmaların basmakalıp olduğunu, ekranlardaki analizlerin hemen hepsinin iktidarın politikalarını desteklediğini öne sürdü.

İdlib'de son gelişmeler sonrası gerilen Ankara-Moskova ilişkileri ve Washington'ın açıklamaları üzerinden Bursalı şu tespiti yaptı: 

Dün Rusya’yı ABD’ye karşı savunanlar, bugün bakmışsın ABD ve Batı’yı Rusya’ya karşı savaş çağırıyor. Utanmazlığın, savaş çığırtkanlığının bini bir para..

Dahası, bir Ankara gazetecisi ve temsilcisi demez mi ki “Cumhurbaşkanı bir kez söyledi, eğer rejim (Şam veya Suriye hükümeti) 1 Mart’a kadar Türkiye’nin askeri gözlem sınırlarının ötesine geri çekilmezse, Türkiye’nin tek yapacağı şey saldırmak onları geriye püskürtmektir. Bu devlet sözüdür, eğer onları püskürtmezsek, inandırıcılığımız, devlete olan güven sıfırlanır, artık bu sözden geri dönülemez..”

"Türkiye'yi ateşe atınca mı vatansever oluyorsun!"

"Askeri güç kullanmak, askeri varlık göstermek, çatışmayı göze almak hatta savaşmak, damarlarda dolaşıyor" diye yazan Bursalı, "Türkiye İdlib'den çekilmeli" şeklindeki görüşün iktidar ve muhalefet çevrelerinde karşılık bulmadığını hatta bu görüşün vatan hainliği ile eş tutulabileceğini ise şu sözlerle anlattı: 

Ne olmalı sorusuna “Türkiye İdlib’den çekilmeli” yanıtına, şüphesiz ki iktidar, muhalefet ve hatta “makul” çevrelerde hiç iltifat yok, hatta “Çekilemeyiz, çekilirsek zayıflığımıza, korktuğumuza yorarlar, masada bir gücümüz olmaz, bunun için sahada olmalıyız” yanıtı geliyor.

Hatta utanmazca, “yoksa vatan hainliği” sopasını gösteriyorlar. Hadi oradan! Türkiye’yi, ülkeyi, milleti ateşe atınca mı vatansever oluyorsun!

Cumhuriyet gazetesi yazarı, Türkiye'nin Rusya'dan aldığı S-400 hava savunma sistemlerine atıfta bulunarak "Düne kadar ABD’ye karşı Rusya’dan askeri alışverişlere alkış tutanlar, şimdi de ABD’den Patriot dilenme durumundalar! “Rusya ebedi düşmanınız, ondan dost olmaz, onlar hep Akdeniz’e inmek isteler” lafları yeniden sökün etti!" yorumu yaptı. 

 

Independent Türkçe, Cumhuriyet

DAHA FAZLA HABER OKU