Davos 2020 sona erdi: İklim değişikliğinin nasıl ele alınacağına dair kafa karışıklığı sürüyor

Dünya liderlerinin ve iş çevrelerinin bir araya geldiği Davos 2020, cuma günü iklim krizinin nasıl ele alınacağına dair kafa karışıklığıyla sona erdi

Lagarde ve Mnuchin'in zirvede iklim krizine yönelik yürüttüğü tartışma fikir ayrılıklarını ortaya koyuyor (AFP)

Her yıl İsviçre’nin Davos kasabasında gerçekleştirilen Dünya Ekonomik Forumu cuma günü sona erdi. Dünya liderlerinin ve büyük iç çevrelerinin bir araya gelerek dünya ekonomisine ve uluslararası açıdan karşılaşılan ciddi problemlere dair farklı başlıkların tartışıldığı zirvede iklim krizinin nasıl ele alınacağına yönelik kafa karışıklığı öne çıktı.

Her ne kadar iklim değişikliğiyle mücadele açısından Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) 1 trilyon ağaç yetiştirme, onarma ve koruma amacıyla girişim başlattığı duyurulsa da, Greenpeace’in zirve öncesi hazırladığı rapor Davos 2020’ye katılan bazı kurumların Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana fosil yakıtlara 1,4 trilyon dolar (yaklaşık 8 trilyon 304 milyar TL) yatırım yaptığını ortaya koymuştu. 

CNN’in aktardığına göre cuma, zirvenin kapanışından önce iki önemli uluslararası figürün, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde ve ABD Hazine Bakanı Steve Mnuchin’in yürüttüğü tartışma bu tezatı tekrar ortaya koydu. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Bu hafta iklim aktivisti Greta Thunberg’in konuya dair yeterliliğini sorgulayan Mnuchin, dinleyicilere iklim değişikliğini analiz etme ve frenleme konusunda uzun vadeli planlamanın nafile olduğunu belirtti. Öte yandan Lagarde bu düşünceye katılmadığını ifade ederek iklim değişikliğinin uluslararası piyasalar açısından yarattığı riskin ele alınmasının hayli kritik olduğunu söyledi. Lagarde, iklim değişikliğine dair “öngörüde bulunmanın mümkün”olduğunu belirterek etkilerinin “yumuşatılabileceğini” ifade etti. 

İki figürün yürüttüğü tartışma aynı zamanda Avrupa ve ABD’nin mevcut yönetimlerinin konuyu farklı biçimde ele alma tarzlarını da ortaya koyuyor.

ABD’nin eski başkan yardımcısı Demokrat Al Gore da iklim krizini 11 Eylül saldırılarıyla kıyaslayarak krizin pek çok kişinin belirttiğinden “çok daha kötü” olduğunu ifade etti. 

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump’ın, Tesla ve SpaceX’in CEO’su Elon Musk’ı Thomas Edison’a benzeterek dünyanın “büyük dehalarından” biri olduğunu söylemesi de Davos’ta dile getirilen ilginç başlıklardan bir diğeriydi. CNBC’den Joe Kernen’e verdiği röportajda Trump, “Dehamızı korumak zorundayız” ifadelerine yer vermişti. Trump’ın yorumlarının Tesla’nın hisselerinin eylülden bu yana iki katından fazla artmasının ardından gelmesi dikkat çekmişti. 

 

 

ABD Ticaret Bakanı Wilbur Ross’sa uzayın keşfine yönelik uluslararası bir konsensün oluşturulmadığı ve bunun da “kanunsuz Vahşi Batı” eleştirilerine neden olduğu belirtti. Ross konuşmasında, “Uzayın sahibi kim? Bulunan şey her ne olursa olsun bunun sahibi kim? Bir asteroid bulduğunuzda, bu içindeki minerallerin de sizin olduğu anlamına gelir mi? Bunun bir metodolojisi olacak mı?” sorularını yöneltti. Ross, ABD’nin müttefikleriyle birlikte bir takım standartları belirleyebileceğini ifade etti. 

Öte yandan hukukçular SpaceX gibi şirketlerin uzayı kullanma biçimlerinin suç barındıran faaliyetler içerdiğini öne sürüyor. Bu faaliyetler çevre ve uzay kirliliğine yönelik endişeleri artırıyor. 

 

Independent Türkçe, CNN, CNBC

DAHA FAZLA HABER OKU