ABD Başkanı'nın İslam Cumhuriyeti’ne yanıtı

Ana endişe kaynağını İran'ın bir sonraki misilleme eylemi değil, Süleymani'nin öldürüldüğü hava saldırısında lideri Ebu Mehdi Mühendis'i yitiren Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) güttüğü intikam oluşturuyor

Trump, İran'ın ABD üslerine düzenlediği saldırının ardından Beyaz Saray'da açıklamada bulunmuştu (Reuters)

İran ve ABD, belki de Ortadoğu bölgesi ve dünyanın bazı bölgelerindeki halklar zor ve endişeli bir salı gecesini arkada bıraktı.

Trump'ın çarşamba günü Doğu saatiyle gün ortasında yaptığı konuşması İran ve ABD arasında bir savaş olasılığının sona erdiğine dair herkesi temin etti.

Perşembe günü Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin Bağdat'ta ABD hava saldırısıyla suikasta uğramasıyla başlayan İran ve ABD arasında kapsamlı bir savaşın patlak vereceği yönündeki kaygılar geçen gece zirveye ulaşmıştı.

Süleymani'nin doğum yeri olan Kerman şehrindeki cenaze töreninden kısa bir süre sonra İran güçlü ve gözde komutanının ölümüne karşı misilleme olarak iki ABD üssüne balistik füze saldırısı gerçekleştirdi.

Hedef alınan üslerde zayiat gerçekleşmiş olma olasılığı, İranlı öğrencilerin Tahran'daki ABD Büyükelçiliği'ne girip 52 ABD'li diplomatı rehin almasıyla iki ülkenin yakın bir savaşın eşiğine geldiği Ocak 1981'den bu yana, hem İranlılara hem de Amerikalılara tarihin en kritik anlarını yaşattı.

Trump çarşamba günkü konuşmasında İran yönetimi ve halkına hitap etmek yerine Amerikan kamuoyunu hedef aldı.

Trump'ın konuşması İran'dan ziyade daha çok Amerika'ya yönelik bir başkanlık kampanyası söylevi gibi görünüyordu.  

İslam Cumhuriyeti'yle yapılmış kötü bir nükleer anlaşma diye nitelediği şeye değinirken bile Obama'nın başkanlık döneminde İran yönetimine Demokratlarca verilmiş para miktarına atıf yapıyordu. Demokratların İran'a karşı yanlış siyaseti ve çarpık diplomasisine gönderme yapan Trump, bu meblağı İslam Cumhuriyeti'nin bölgedeki yıkıcı davranışında rol oynayan faktörlerden biri diye nitelendirdi.

Trump, İran'la bir savaş peşinde olmadığını söyleyerek, 2016 seçim kampanyasında verdiği söz doğrultusunda, Amerikan kamuoyunu Ortadoğu'da yeni bir savaş olasılığı hususunda rahatlattı. IŞİD'e ABD ve İran'ın ortak düşmanı olarak değinen Başkan Trump, bu temelde iki ülkenin birlikte çalışarak mevcut istikrarsız dönemlerde bile diyalog ve işbirliği ortamı yaratmak için çalışabileceğini sözlerine ekledi.

 

 

 

Bu arada, İranlıların Kasım Süleymani suikastına karşı misilleme isteği de yerine getirilmiş oldu. Salı günü ABD üslerine karşı gerçekleştirilen füze saldırıları, Irak ve ABD'nin tam bilgisi dahilinde olsa bile, intikam sözü veren İran yönetimi için itibarını kurtarmaya yönelik bir hareketti. Amerikan halkı ve hükümeti bakımındansa Başkan Trump, İran saldırısında hiçbir Amerikan vatandaşının zarar görmediği ve binalara verilen hasarın kayda değer olmadığı hususunda kamuoyuna güvence verdi. Başkan ayrıca Iraklıların topraklarında yaşanacak bir çatışma olasılığından doğan kaygılarını da yatıştırmayı başardı.

Trump'ın bu konuşması için, Başkanlığının geride kalan üç yılı boyunca sözlerini dikkatlice seçtiği ilk sakin ve hesaplı konuşması denebilir. Trump, basında bahsedilenin aksine ABD'nin artık petrol peşinde olmadığını, ABD birliklerinin Ortadoğu'dan çekilmesinin kendisi açısından kolay ve ihtimal dahilinde bulunduğunu söyledi. ABD Başkanı aynı zamanda, bölgenin güvenliğini sağlama yükünün tek başına ABD'ye kalmaması için NATO'nun Ortadoğu'ya daha çok müdahil olmasını istedi.

Trump'ın mesajı açıktı: ABD bir savaş peşinde değil, İran güvende ve her şey yolunda ama Trump yönetimi İslam Cumhuriyeti'ne ceza niteliğinde daha fazla yaptırım uygulayacak.

Öte yandan bölgedeki gerginliğin kolayca azalmayacağı ve İran hükümetine yakın milislerin Irak, Lübnan ve Yemen'de provokasyonlarını sürdüreceği de açık. Ancak ana endişe kaynağını İran'ın bir sonraki misilleme eylemi değil, perşembe günü General Süleymani'nin öldürüldüğü hava saldırısında lideri Ebu Mehdi Mühendis'i yitiren Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) güttüğü intikam oluşturuyor. 

İranlı yetkililer salı gecesi gerçekleşen füze saldırılarıyla İslam Cumhuriyeti'nin "ABD'nin yüzüne bir tokat attığını" söylüyor ama ABD, beklenmedik bir sakinlikle, İran'la savaş peşinde olmadığını ve (sadece) İslam Cumhuriyeti'ne yaptırımları artıracağını belirtiyor.

Fakat Irak'ın Halk Seferberlik Gücü, lideri Ebu Mehdi Mühendis'in ölümü için henüz bir misillemede bulunmadı. ABD'ye karşı ne gibi bir eylemde bulunacakları, bunu nasıl gerçekleştirmeyi planladıkları ve Trump'ın buna karşı ne yapacağı henüz bilinmiyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.  

https://www.independentpersian.com/node

Independent Türkçe için İngilizce'den çeviren: Kerim Çelik 

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU