Dilipak: İstanbul Sözleşmesi, depremden daha tehlikeli olabilir

Akit yazarı: “Cinsiyet eşitliği”miş, “Kadına şiddet”miş, o konular mazide kaldı

Fotoğraf: AA

Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü köşe yazısında  İstanbul Sözleşmesi olarak anılan, Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi hakkında yazdı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi çalışmalarında önemli bir yer tutan sözleşmeyi eleştiren Dilipak, bugünkü köşe yazısında şunları yazdı:

“Cinsiyet eşitliği”miş, “Kadına şiddet”miş, o konular mazide kaldı. “Cinsiyetsiz toplum”u konuşuyoruz artık. “Cinsiyet” mi kalacak yakında!. Çağdaş Sodom ve Gomore, Lut kavminin sapkınlığını masum gibi gösterecek bir azgınlığa sahip.

Biz Kudüs’ü kurtaralım derken İstanbul sözleşmesi ile Şeytan, Lut kavminin helak olduğu Kuzey üst noktası “Gavur dağı”na uzanan sınır çizgisini İstanbul sözleşmesi ile Karadeniz’e taşıdı sanki.

Günah şehri Pompei’nin helak olan kavminin başına gelenler bizim halkımızın da başına gelmesini istemiyorsanız, elinizi çabuk tutun.

Dilipak, yazısının bir kısmında da şu ifadeleri kullandı:

“Bu sözleşme kalsın, ama kimseye dayatılmasın” diyen arkadaşlar da var. “Biz muaf tutulalım, onlar ne halt yiyorlarsa yesinler” de diyemeyiz. Biz alemlere rahmet olarak gönderilen bir Peygamberin ümmetiyiz. Bu nesil emniyeti için bir tehdit, ama zaten birileri bu sözleşme yokken de bu yolda gidiyorlardı. Yine gidecekler, biz “gitmeyin” diyelim ama zorlayacak halimiz yok.

Akit

DAHA FAZLA HABER OKU