Kuşak ve Yol'la 1 trilyon dolar dağıtan Çin dünyanın en büyük alacaklısı oldu

Kredilerin yarısından fazlası geri ödeme sürecine girdi

Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi'nin 10. yılı için düzenlediği zirveye 150 ülkeden temsilciler katılmıştı (AFP)

Çin'i onlarca altyapı projesiyle Afrika ve Avrupa'ya bağlamayı hedefleyen Kuşak ve Yol Girişimi nedeniyle, Pekin'in birçok ülkeden toplamda 1 trilyon doların üzerinde alacağı olduğu ortaya çıktı.

Pekin'e borçlanan ülkelerin yüzde 80'ininse mali sıkıntılarla boğuşan ülkeler olduğu ifade edildi.

10 yıl önce başlayan girişim kapsamında Çin yönetimi, Uruguay'dan Sri Lanka'ya kadar 150 ülkeyle anlaşmalar imzalamıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Projenin ilk 10 yıllık döneminde Pekin, birçok ülkeye köprüler, limanlar ve otoyollar inşa edilmesi için devasa krediler dağıttı.

ABD'nin Virginia eyaletindeki William and Marry Üniversitesi bünyesinde kalkınma ekonomisi üzerine incelemelerde bulunan araştırma enstitüsü AidData'nın pazartesi günü yayımladığı raporda, verilen kredilerin yarısından fazlasının geri ödeme sürecine girdiği ifade edildi.

Bu rakamın 2030'a kadar yüzde 75 dolaylarına yükselmesi bekleniyor.

Pekin'in 165 ülkede 21 bin projeyi finanse ettiği belirtilen raporda, bunun için orta ve düşük gelir seviyesindeki ülkelere yılda 80 milyar dolarlık kredi dağıtıldığı belirtildi.

Raporda, "Pekin, dünyanın en büyük resmi alacaklısı olarak alışılmadık ve rahatsız edici bir rol oynuyor. Faizleri dışarda bırakırsak, gelişmekte olan dünyadaki alıcıların Çin'e borcu en az 1,1 trilyon dolar" ifadeleri kullanıldı.

Raporda ayrıca Çin'in yurtdışı borç portföyünün yüzde 80'inin mali sıkıntıdaki ülkeleri desteklemek için kullanıldığı öne sürüldü.


Çin'in kendini koruma yöntemleri

Kuşak ve Yol Girişimi'ne dahil olan ülkelerin bir çoğu güney yarımküreye yatırım ve ekonomik büyüme sağladığı için projelerden memnun.

Ancak özellikle Çinli şirketlerin üstlendiği projelerdeki şeffaf olmayan fiyatlandırma uzun süredir eleştirilerin odak noktasını oluşturuyor. Bu nedenle Malezya ve Myanmar gibi ülkeler maliyetleri aşağı çekmek için Pekin'le yeniden müzakere yürütüyor.

AidData raporuna göre gelişmekte olan ülkelerde Çin'e duyulan güvenin yüzde 56'dan (2019) yüzde 40'a (2021) düşmesi de bir başka problem.

Ancak rapor konuyla ilgili, "Çin hatalarından ders alıyor ve giderek daha da usta bir kriz yöneticisi oluyor" değerlendirmesini yapıyor.

Borçları toplayamama riskini azaltmak isteyen Çin'in, kredi yöntemlerini uluslararası standartlara yaklaştırdığı belirtilen raporda, Pekin'in kendini korumak adına bazı yeni uygulamalara da başvurduğu öne sürüldü.

Rapora göre, Çin borçlu ülkelerin hazine dışında tuttuğu döviz rezervlerine tek taraflı SWAP anlaşmalarıyla erişim sağlıyor ve borçlunun rızası olmaksızın tahsilat yapma şansına erişiyor.

Geçen ay Pekin'de Kuşak ve Yol Girişimi'nin 10. yılı için düzenlenen büyük zirveye birçok ülkenin temsilcileri katılmıştı. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping zirvede, ülkesinin projelere 100 milyar dolarlık yeni bir fon aktaracağını duyurmuştu.


Independent Türkçe, AFP, Guardian

DAHA FAZLA HABER OKU